Kapışın..!!

(Ne kadar çalışkan bir bloggerım ben bakınız tatilde bile yazıyorum:D)
 Kendi kafamın içinde ürünleri kapıştırmaya bayılıyorum. Bazen sırf karşılaştırmak için bile iki farklı markanın benzer ürünlerini alıyorum. Bu nası bi kafadır bende bilmiyorum ama kozmetik sektörüne bu şekilde bir katkım var bence!

Konumuz kaş doldurmaca. Hayatım boyunca hiç kaşlarımı aldırmadım. Çünkü zaten alıncak kaşım yok benim. 5 ya da 6 ayda bir tam ortada çıkanları aldırıyorum, bazen de baş kısımlarını kestiriyorum eğer aklıma gelirse tabii.. Ama bütün bunlara rağmen yer yer boşluklar ve baya bi dökülme başladı. Bende doldurmaya başladım haliyle.

Sapıklık Diz Boyu...

(Az sonra okuyacaklarınız içimde yaşadığını idda ettiğim 2. kişiyle yaptığımız içsel konuşmanın ürünüdür..)

Neymiş efendim alıntı resim kullanmamalıymışım özgün olmalıymışım.. Yok yeea! Kardeşim benim senin gibi bilmem kaç milyarlık makinem yok, dandirikten facebook fotosu çektiğimiz basit ama iş görür kalitede bi makinemiz var işte bu.. Ne çıkarsa bahtıma durumu yani.. Hem ayrıca benim fotoğraf yeteneğim de yok! Napiim yani anamın karnından entellektüel doğmadıysam, beceremiyorum işte alla allaa!

Yok dışarı eyelinersiz çıkmamalıymışım saçımı başımı yolarlarmış. Ya arkadaş milletin işi gücü yok beni yolup koycak kenara. Hadi onu geçtim ben çıktım dün kimse de bişiy yapmadı, ayrıca biiir sürü eyelinersız kadın gördüm çok da güzellerdi. Noldu yani incilerimi döküldü?!

Aldımm #2

Allahım Yarebbim nedir bu bahtsızlık ya da ne zaman son bulacak? Benim yakamı ne zaman bırakcak! Çıldırmamak için kendimi tutuyorum a dostlar! Görev yaptığım yerde sınırsız internet fekat bozuk pc diye ağım ağım ağlarken şimdi çok süper pc varken internet yok! Hayır alışveriş yapamıyorum derdim o! Halbuki benim almamı bekleyen bir sürü ürün var.. 

Neyse hazır evime geri dönmüşken bişiyler almazsam ayıp ederdim diye düşünerek Watson's a gittim ve bakın neler aldım;

Hediyeleştik

 

Güzel insan Bakımlı Olmak Aşktır blogunun sahibesi geçenlerde çok güzel bir etkinlik düzenlemişti bende seve seve katılmıştım. Hediyeleşme etkinliğiydi. Kura ile belirlenecek ancak size kimin alacağını bilmecektiniz. Ben çok ama çook beğendim hediyemi. 

Özenle hazırlanmış bir paketti, hatta paketleri açarken ben çok zorlandım. Hele de hediyeler öyle hoşuma gitti ki anlatamam, çok ama çok özellerdi benim için, buradan tekrar tekrar Güzellik Nehri blogunun güzel hanımlarına teşekkürü bir borç bilirim efenim. Hatta kocaman kocaman da öperim. Sürekli mail atarak güzel de bir dostluk edindik daha süper oldu. İşte hediyelerim;

Resmen parçaladım açabilmek için ama başardım.

Bir kozmetik bloggerına gönderilebilecek en ama enn anlamlı hediyeler bence. Tekrar tekrar teşekkür ederim. Çok ince ve çok düşünerek hazırlanmış hediyelerdi, çok mutlu oldum.

Sevgilerimle..

Kutumda Büyük Hissediyorum..

(Not: Bundan sonra Lilakutu yazılarımı bu başlık altında yazacağım, sebebi budur)

Geçenlerde yabancı bloglardan birinde okumuştum "Cildinizi Koruyun" başlıklı bi yazıydı. Madde madde sıralamışlar işte bunu yapmayın şunu yapmayın diye, orda bi maddede "yüzüstü uyumayın. Bu hem cildinizin çok çabuk yaşlanmasını ve kırışıklıklarla dolmasını sağlar hem de cildinizin yenilenmesine  engel olur" dedi... Dedi ve beni bitirdi. 

Anacım sanki hep yüzüstü uyuyormuşum gibi yatmam yetmedi bide bana "aman kaçırma yüzüstü yat, mutlaka yat" demişler gibi Allahım yarebbim kendime engel olamıyorum, dönüyorum dönüyorum yüzüstü yatıp bide vicdan yapıyorum sonra uyuyamıyorum.. Yazmayın kardeşim böyle şeyler yapacağım yoksa da yapıyorum ayol!