Ecothools Şarkısı #3

Bu sefer gerçekten hiç saçma bir giriş yapmayacağım, gayet usturuplu ve oldukça da harika bir haberim var; TEYZE OLDUUMM!! Canım, cicim, en sevdiğim, biriciğim, can dostum arkadaşım Funda, dünya tatlısı bir oğlan doğurdu. Öyle güzel bir şey ki anlatamam. Çok tatlı bir beyefendi kendisi.. Bütün bunların yanında hayatımın olayına hazırlanıyorum, sonuca vardığımda buradan bas bas bağıracağım. Bir diğer durum ise çekiliş.. Hazırlık içindeyim yakında başlatacağımı umuyorum. Gelelim şarkımıza;

Bioderma'dan sonra ki sapıklığım Ecothools fırçalar oldu sanırm. Yeni bir set daha aldım ama bu sefer e-bay'den alarak bütçeme ciddi bir katkı sağladım. Yakında gelir umarım onları da gösteririm.

Üst resimdeki ilk fırçamız "pudra fırçası" olduğunu iddia etse de yalan çünkü pudrada kullanımı oldukça zor bence. Fekat tahmin edildiği üzre tam bir allık dostu. Fazla ürün almıyor, adamı baymıyor, işini yapıyor, hatta işini yaparken yumuşaklık krizine girerek bir süre yüzde takılmaya devam bile ediyor. Rengi tam dağıtıyor, sıkıntı çıkarmıyor, oflatıp puflatmıyor.

Bu ise benim adamım! Zati kirliliğinden anlamışsınızdır. Bu aralar hiç vakit bulamıyorum onları temizlemeye zaten makyaj da yapmıyorum hep evdeyim.

Kendisi bir allık fırçası ve iddiasını doğruluyor. Ancak diğerine oranla azıcık dah asert ve sık kıllara sahip. Tavsiyem pigmentasyonu aşırı olan allıklarınızda bunu kullanmanız. Tel bir pıt yetiyor ve kolayca dağıtılıyor. Örneğin Flormar P111 bence çok fazla pigmentasyonlu, ben onu bu fırçayla kullanıyorum, nerdeyse allığa hiç dokunmamışım gibi duruyor.

Bilmem anlaşıldı mı biri oldukça sık ve hafif sert ama gerçekten çok hafif sert. Diğeri ise daha yumuşak ve daha seyrek. Aslında tam seyrek de denemez ama yumuşaklıktan sanırım öyle bir his uyandırıyor.

Farkındayım çok boşladım bu aralar blogumu ama cidden hayatımda bir dönüm yaşanmakta şu ara. Önce onun netleşmesi lazım ki ben kafamı bir serinleteyim. Az kaldı..

Sevgilerimle..